Kişisel gelişim, özünde kişinin kendisine yardım etmesini içerir. Bireysel bir yaklaşımdır ancak en küçük birimden globale yayılan bir durumdur. Zira insan bir birey olarak yaşarken aynı zamanda toplumsal bir varlıktır. Aile ile başlayan bu küçük topluluk, birey yaş aldıkça ve hayata katıldıkça okul, arkadaşlar, kurslar, etkinlikler, iş hayatı şeklinde gittikçe genişleyen bir halkadır. Bundan dolayı kişisel gelişim, sadece bireysel bir süreç değildir. Evet, bireyden başlar ancak birey, diğer insanları da etkiler ve onlardan da etkilenir.
Aslına bakılırsa kişisel gelişim, psikolojiden de beslenir. Öğreti, gittikçe geliştiğinden ve uzmanlaştığından yaşam koçları, aile danışmanları, iletişim uzmanları gibi meslekler ortaya çıkmış olup bu mesleklerin içinde psikoloji konuları yer alır. Kişisel gelişimi psikolojiden ayrı düşünmek, onu bir furyaya dönüştürür. Oysa o daha derinlere uzanır.
Birey, kişisel gelişim yolculuğuna çıktığında günümüzün ‘tüket’ empozesinden dolayı direkt olarak hedefe yani sonuca odaklanır ancak bunun aynı zamanda psikolojik bir süreç olduğunu da göz önünde bulundurduğumuzda özünde psikoloji destekli olması çok önemlidir. Sadece hedef odaklı olmak, derin psikolojiyi göz ardı etmemize neden olur ve bu durum her bireyde farklı etkiler ortaya çıkarır.
Öte yandan kişisel gelişim, aynı zamanda sosyoloji de içerir. Bir topluma mensup doğduğumuz bu yaşamda o toplumun belirli kural ve kaideleri ile bütünleşiriz. En küçük toplum, ailemizdir. Daha sonra çevremiz genişler. Ailenin kurallarından toplumun kurallarına geçiş yaparız ancak ailenin kuralları yaşamaya devam eder. Örneğin; çocuk sanatçı olmak istediğinde aile, sanatın güvenli bir yaşam sunmayacağına inanıyorsa çocuğu bu konuda engelleyebilir. Aslında aile çocuk için iyi bir şey yapmaya çalışmaktadır fakat çocuğun kendini gerçekleştirmesine engel de olmaktadır. Bu gibi örnekler özellikle az gelişmiş ya da gelişmemiş ülkelerde yoğun olarak görülür. Ancak yine de bu durumda dahi bir birey, kendisini gerçekleştirebilir, bunun örneklerini de görebiliriz.
Elbette tüm bunlar kişinin kendisini gerçekleştirmesine engel değil, yani imkânsız değil. Belki gecikmeler yaşatabilir, zorluklar gösterebilir ancak kişi kendinden emin olduktan, hayatını sahiplendikten ve doğru iletişimi kurabildikten sonra zamanla kendi potansiyelini gerçekleştirecek ve kendisi olarak yaşayabilecektir.
Özetle;
Kişisel gelişim hem psikolojiden hem de sosyolojiden beslenir. Bunlar bilimsel yaklaşımlardır. Bir de metafizik (fizik / bilim ötesi) yaklaşımlar var ve bunlar ruhsal çalışmalara girer. Bireyler, gönüllerinin aktığı bilim ve bilim ötesi alanlardan destek alarak kişisel gelişimlerine destek olacak faydalı tutuma geçebilirler.
Özün sözü;
Her birey bir aileye, bir kültüre vb mensup olarak doğmuş olsa da kendisini gerçekleştirmek üzere en büyük misyona sahiptir ve bu misyonu hayata geçirebilmek için farklı yetenek ve becerilerle gözlerini dünyaya açmıştır. Ancak sadece bu kadar değildir. Zaman içinde de yetenek ve beceri geliştirilebilir. Amaç; kendini gerçekleştirmektir ve bu aslında varılacak bir yer değil devam eden süreçte her an yapmakta olduğumuzdur. Bu da her an kendimiz olarak yaşamaktır.
Sevgimle…
Comments